ÖĞRETMEN ama bu torpaqlarda MÜELLİMELİKDİR vazifem...






16 Ocak 2011 Pazar

Zihnim Bulanıyor..


Yazmaya bu kadar direnebildim...
Direndim zira ne kelimeler geldi aklıma ne de sesler döküldü dilimden boşluğa...
Bilmediğim anlayamadığım ve bir süre sonra o sükuta alıştığım bir halet vardı bünyemde, yazmamı engelleyen örseleyen ve dizginleyen.Hala var! Hala kelimelerin izdüşümü olmuyor parmaklarıma. Hala sessiz kaldı dudaklarım yoldaşlıkta. Hala sükut hakim dünyama...
Dostlarımın , yoldaşlarımın üzülmesine dayanamam kaldırdı hüznümü biraz. Ve sonra yine hüzün daim oldu siretimde ve suretimde...
Yorgunluk mu dedim kalbime.İnsanların yorgunluğu mu? Dinlemenin ve anlatamamanın yorgunluğu mu? Tesir etmiyorum diye mütessir olma mı? Ama bu günlerin özünde tesir etme derdi yok ki...Hey gidi denilen günlerde üstüne düşeni yapma var... Hocamın Şişen gözlerinde, düşen her damla göz yaşında, Resullullah(sav) sevgisi ile inleyen ruhta müteessir olma yok unutma,aldanma...
Anlatamamanın ataleti mi dedim... Hicret muştulandığında kurduğun hayaller ve beklentilerinin çakışması mı Azerbaycan da? Bu soruma da vazifenin vasfını ne derece vasiflandın da beklentilerin geldi aklına dedi bir ses...
Sonra aldığın yergiler mi dedim nefsime seni üzen, seni böyle harap eden, başkalarının övgü alıp da senin yerilmenden mi kaynaklanıyor; yani başörtünden uzaklık değil de, etrafındaki imansız insanlar değil de, talebelerinin terbiyeleri değil de, valideynlerin değil de, temsil keyfiyetin değil de, ızdırapsızlığın ve hadi şahsın bari olsun şahsi günahların hadi o da olmadı HARAMla kirlettiğin gözlerin değil de SENİ ÜZEN ALDIĞIN YERGİ İSE... Rabbim sen bu can a bu facir e övgü nasip etme derim... Sen bu facirin hubbu cahını yergiyle terbiye et derim...
Sonra mesullüğüm geldi oturdu yine aklıma... Mesul olduklarım... İlayı Kelimetullahım... Yapmam gerekip de yapamadıklarım ama buna rağmen insanların hüsn ü zanları... Temsil ettiklerim ama bununla makusen mütenasip MANEVİ DİNAMİZMDEN uzaklığım...
Sonra samimiyetsizliğim geldi aklıma yüreğim burkuldu...
Nefsime plesenk olmuş bedenim geldi aklıma nasıl emanete ihanet ettiğim..
Sonra bir mum namzetliğiyle gönderilmem geldi bu diyarlara ve kendi kabzlarımla bünyeleri kabzlara sürüklemem...
Sonra bu yazıyla hicretten soğutur muyum dedim acaba...
Yok dedim en sonunda yazmalıyım... Yazarak melankolimi dağıtmalı zehrimi damıtmalıyım K.Sayar ca.
Yazdım işte.. Ne kelimeler düştü yadıma ne hayal burçlarında gezdirdim sizleri...
Belki okuyanları bile sürükledim kabza...
Ne yapayım ki başka Refiğim yok benim REFİK İ ALAM O!
Hangi huzura gideyim ki HUZUR i PAKIM O!
Hangi tabib e gideyim de facirliğimi MÜMİN,SALİH liğe çevirsin TABİBİM O!
Geldim işte yine yarım yamalak kelimelerle tüm melankolimle...SEN bilirsin halimi sen tanırsın şu faciri...Geldim yine SANA kapkara ellerle ve kapkara bir kalple...
Bir ben var benim içimde benden öte benden ziyade...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder