ÖĞRETMEN ama bu torpaqlarda MÜELLİMELİKDİR vazifem...






17 Ocak 2011 Pazartesi

Nihat DAĞLI notları...


"Akıntıya kapılmamak adına direnç gerekiyor, akıntıya karşı kürek çekmek durumundayız. Akıntının yönünü değiştiremeyebiliriz.Fakat anacak bu şekilde davranmakla akıntıyı kabullenmekten kurtuluruz. En azından akıntıya alışmayız...

Kiergard: İnsan,sonsuzluk ile sonlunun, geçici ile kalıcının, özgürlük ile zorunluluğun bir sentezidir, kısaca bir sentezdir. Varoluşun özü, sonsuzluk özlemiyle yanan insanın sonluluk çırpınışıdır.


Dağ başında bir çocuk gibiyiz. Yazılan her yazı, yayımlanan her kitap dadağ başında yakılan bir ateştir.

Aşk acıdır dostum ve en az hayat kadar da cömerttir... Ölçmeden verir, peştemal dolusu kalp ağrısını. Ve dostum bu öylesi bir acıdır ki, kimi zaman mutlu kılar,kimi zaman perişan...

Platon: Aşık adam hüzünlüdür, kendisiyle derdi olduğu için , devletin bekası ve gelişmesi üzerinde yoğunlaşamaz.

Mustafa Özel: Aşık olduğun için şiir okuyorsun diyenlere şiir okuduğum için aşığım dermiş.

Her yenilgi mağlubiyet değildir. her galibiyetin zafer olmadığı gibi...

İnsanların çokbilmişliğine bakmayın öyle herkes aynı cevapları tekrarlıyor. Birkaç cümleden oluşan, yaralara merhem olmayan, duya duya anlamsızlaşan o cevapları ne yapacaksınız ki?
Varoluşuna dair sorular geliştirmeyen, dolayısıyla cevapları da olmayan biri var olabilir mi?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder